Atalarımız ne güzel söylemişler, "okumak cahilliği alır, eşeklik baki kalır" diye. İnternet sözlüklerinde bu atasözünün anlamlarını incelediğinizde "okumanın insan hayatında yalnızca bilgi ihtiyacını karşıladığını ancak içinde art niyet varsa veya düşünme kabiliyeti yoksa eğitimin hiçbir yarar sağlamadığını anlatan atasözümüz" olarak açıklama yapıldığını görebilirsiniz. Elbette bunun dışında bir çok açıklama bulabilirsiniz veya siz de bunun açıklamasını kendiniz verebilirsiniz. Ancak, burada benim asıl dikkatimi çeken şey şu oldu. Diğer açıklamalarda olsun benim detaya girmeden vereceğim açıklamalar olsun muhtemelen göremeyeceğimiz şu iki kelime.
Evet, art niyet ne kadar kötü bir şey değil mi? Art niyetin arkasında da bence tamamen kıskançlık egosu yatıyor. Siz eğer birini kıskanıyorsanız, bu kıskançlık sebebi ne olursa olsun, hiç bir zaman, o kişinin yüzüne gülerken bile, onun menfaatine, hadi bırakın menfaatini, nötr bir hareket bile yapamazsınız. Dışarıdan fark edilmese bile siz içinizden menfi bir düşünce geçirerek, o kişi için menfi bir eylem gerçekleştirmiş olursunuz. Aksi elinizden gelmez. Çünkü beyin nöronlarınıza, o kişiyi kıskandığınız bilgisi işlenmiştir ve beyin, dolayısı ile nöronlarınız hiç bir zaman hiç bir şeyi unutmazlar. Unutabilmek için yapmanız gereken tek bir şey vardır, başka nöronlarınızı harekete geçirmek, bu nöronlara yeni bilgiler yüklemek ve o kıskançlık yüklü nöronlarınızı kullanmayarak art hafızaya atılmasını sağlamaktır. Kaç kişi bunu başarır?
Kıskançlığın bir kötü tarafı da siz kendinizi karşınızdakine dostmuş gibi göstermeye çalışırsınız. Söylemleriniz hep bunun üzerine kuruludur. Ancak, onu kıskandığınız için diliniz ne söylerse söylesin, kalbiniz ve beyniniz hiç bir zaman bu dostluğun pozitif enerjisini karşınızdakine veremez. Daima bir eksiklik kalır.
Bu yüzdendir ki, okumuş olmak cehaletinizi bir nebze almış olsa da eğer siz çevrenizin size yapmış olduğu olumlu eleştiriler ile okumaya devam etmek ile kendinizi geliştirmeye devam etmezseniz eşekliğiniz baki kalır.
Atalarımızın bu atasözünü ispatlayabilmek için bir araştırma yapılmış. Dunnig-Kruger sendromu diye bir sendromu duydunuz mu? Bu sendromu ortaya çıkaran kafadarların yaptığı araştırma sonucunda özetle "akıllıların hep kuşku içindeyken aptalların küstahça kendilerinden emin olduklarını" tespit etmişler. Ne kadar doğru değil mi? Burada aptal olarak nitelendirilen kesime ben ilave olarak eşekliği baki olanları da eklemek istiyorum. Çünkü eşekliği baki olanların aptallardan farkı olmadığına inanıyorum ve bunu ispatlayabilecek tecrübelere artık sahibim... Ne eşekliği baki olan, ne de küstah olanlardan olun. Ama mutlaka kıskanılanlar içerisinde yer alın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder